Tedaviye olan inancınızı yitirmeyin!

Kalp ve Damar Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hayati Deniz, ‘Varis’, ‘Lipödem’, ‘Huzursuz bacak sendromu’, ‘Siyatik’, ‘Atardamar tıkanıklığı’ gibi kalp ve damar problemlerinden kaynaklanan bazı hastalıklar ve alınacak önlemler hakkında bilgi verdi.

Tedavinin başarısında, teşhisin yanı sıra doğru tedavi yöntemlerinin uygulanmasının büyük önem taşıdığını kaydeden Prof. Dr. Hayati Deniz, şunları söyledi:

“Hastalarım, “Doktor bey, bacaklarım ağrıyor, yol yürürken çok çabuk yoruluyorum, bacaklarım çok şişiyor, lipödemim mi var?, gece ayaklarım çok ağrıyor, bacaklarıma çok sık kramp giriyor, sadece bacaklarımda değil tüm vücudumda ödem var” gibi şikayetlerle bana başvuruyor. Evet, bunlar hemen her gün yurt içi ve yurt dışı hastalarımdan duyduğum şikayetler. Hastalar ve şikayetler her yerde aynı. Bu açıdan bu hafta sizlere bazı şikayetlerin hangi hastalıklarla ilintili olabileceğini anlatmak istedim. Bu bilgiler ışığında gideceğiniz hekim branşını daha kolay belirlemenizde size az da olsa faydam olacağı inancındayım. Biliyorsunuz hastalık var ama her hastalık için de çözüm var. Önemli olan çözümü bulabilmek, sizin için en doğru kılavuz en az tedavinin başarısı kadar önemli. Her zaman hastalarıma söylerim, “Tedaviye olan inancınızı yitirmeyin” diye. En kısa sürede sağlığınıza kavuşmanız biraz da kendi doktorunuz olabilmekte yatıyor.

Naçizane 23 yıllık meslek hayatımda bana kalp hastalıkları dışında bacak ağrıları ile gelen hastalarımda gördüğüm birçok ağrının sebebi bel fıtığı ve sinir sıkışmasıydı ama aynı zamanda birçoğunda da varis vardı. Peki, bunları doppler ultrason ve MR’sız nasıl ayırt ediyoruz? Biz, daha kapıdan içeri adım atar atmaz hastamızı inceleriz. Yürüyüşünden oturuşuna, yüzündeki ifadeden nefes alışına kadar hep ipuçları ile teşhise başlarız. Sonrasında fiziki muayene öncesi hastamızla biraz konuşur sonrasında muayenemizi tamamlarız.”

VARİS TOPLUMDA OLDUKÇA YAYGIN

Varisin tüm hastalıklar gibi kendine özgü şikayetleri olan bir hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz, “Özellikle yaz aylarında yukarıda da bahsettiğimiz hastalarımızdan gelen şikayetler artış gösteriyor. Bu şikayetler aslında birçok nedenle oluşabilir. Bana başvuran hastaların büyük bir kısmı varis hastası. ‘Varis’ toplumda o kadar yaygın ki, bir de yazın havaların ısınması ile damarların kendini hafif salması ve toplardamarlarda oluşan gerginlik ile kendini gösteriyor” dedi.

Her şikayetin varis belirtisi olmayabileceğini söyleyen Prof. Dr. Deniz, hastalıkları doğru ayırt etmenin tedavi öncesi çok önemli olduğunu kaydetti: “Mesela özellikle akşamları artan, baldır kaslarını tutan, bazen kramplara neden olan hastalık varis hastalığıdır. Gece ayaklarınızı pike, battaniyeye sığdıramama, sürekli hareket isteyen bacaklarda ise ‘huzursuz bacak sendromu’ndan bahsederiz ki bu durumdan da en sık sorumlu hastalık varistir. Ancak bize gelen ve üst bacak, dış yan, arka tarafta gerilme ile artan hastalık ‘Siyatik’tir. Siyatik sıklıkla sinir gerilimine bağlı olabiliyor.

Hastaları muayene ederken her iki ikisinin de belirtilerinin aynı anda olması durumunda ne yapıyoruz? Burası da çok önemli çünkü tedavi sonrası sonuç beklentisi olan hastaya neyle karşılaşabileceğini çok net anlatmak gerekir. Hafif kilo nedeniyle diz ekleminde hareketle ağrısı olan hastanın diz şikayetlerinin, varis işlemi sonrası gerilemeyeceğini bilmesi önemli. Mesela işlem sonrası verilen ağrı kesiciler ile diz ağrıları hafifleyen hastaya bunun geçici olduğu, mutlaka bir fizik tedavi veya ortopedi branşına başvurması gerektiğini söylemek bu açıdan çok önemli”.

LİPÖDEM VE VARİS BİRLİKTE GÖRÜLEBİLİYOR

Bacaklarda ödem ve kilo olan hastalarda varis olabileceği gibi lipödem veya kalp, böbrek hastalığına bağlı şişlikler olabileceğinin de unutulmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Deniz, “Tabii kalp ve böbrek hastaları çoğu zaman önceden teşhis edilse bile bu hastalıkların başlangıç aşamaları olabilir. ‘Lipödem’ den bahsedecek olursak lipödem ve varis birlikte görülebiliyor. Burada neye dikkat edilmeli? Varis tedavisi öncelikle yapılırken lipödem için egzersiz ve diyet mutlaka birlikte başlanmalı. Lipoliz işlemleri ise varis işleminden sonra en erken bir ay sonra başlanabilir. Varis işlemi sonrası varis çorabı önerilmezken lipoliz yapılan hastalara mutlaka kompresyon çorapları, bacak korseleri öneriliyor. Bacak ödemi yanı sıra vücudunda da ödemi olan hastalara çoğu zaman gluten kısıtlaması önerilirken egzersiz ve diyetin hayat standardı haline getirilmesi önemlidir” diye konuştu.

‘ATAR DAMAR TIKANIKLIĞI’ ÇOK ÖNEMLİ BİR HASTALIKTIR

Yürüme mesafesini kısıtlayan bacak ağrısında varisten ziyade bacak atardamarlarında darlık veya tıkanıklıktan şüphelenildiğini ifade eden Prof. Dr. Deniz, “Hastanın nabızları ve kan akımları kontrol edildikten sonra ileri anjiografik tetkikler ile teşhisten tedaviye doğru bir yol izlenmektedir.

‘Atar damar tıkanıklığı’ çok önemli bir hastalıktır, nedenine gelince uzuv kayıplarına neden olabilmekte ve hastalığa neden olan risk faktörleri aynı zamanda kalp damarlarını ve şah damarı da tıkayabilmektedir. Peki, tam olarak bunu nasıl anlarız? Son zamanlarda artan ve daha kısa mesafelerde sizi durduran ve baldırlarda ancak dinlenmeyle geçen ağrılar varsa, yokuş çıkarken nefesinizi değil de ayaklarınızı durduran bir ağrılık hissi, ağrı varsa bu durumda mutlaka hızla benim gibi bir kalp ve damar cerrahına başvurmanızda fayda vardır” dedi.

Varis hastalığı ile ilgili çok fazla soruyla karşılaştığını belirten Prof. Dr. Deniz, bu soruları şöyle yanıtladı:

Varis işlemin riski nedir?

Varis işlemi sonrası risk oldukça düşüktür. Buna rağmen derin toplardamarlarda sorun oluşma ihtimali düşük de olsa dikkat edilmesi gereken önemli bir durumdur. Onun dışında ileriki yıllarda olası baypas ameliyatında bacağınızdaki damarların yok olması, açık kalp ameliyatı yapan bir hekim tercih etmeniz sorununu minimize edecektir.

Varis ameliyatı acil midir? Pıhtı atar mı?

Varis işlemi neredeyse hiçbir zaman acil bir işlem, operasyon değildir. İşlem olmazsanız bu nedenle ölüm beklenmez. Ancak şikayetleriniz ilerler, bunun için ameliyat olmalısınız. Pıhtı atma durumu da oldukça nadir bir durumdur, bu açıdan da çoğu zaman endişelenmenize gerek yoktur.

En iyi varis işlemi nedir?

En iyi varis işlemi hastalığın tekrarlanmadığı, şikayetlerin gerilediği, görsel olarak daha güzel bir cilde sahip olduğunuz işlemdir. Yine anestezi gerektirmeyen, kesi yapılmadan, 10-15 dakika süren bir işlemden hemen sonra yürüyerek hayatınıza kaldığınız yerden devam ettiğiniz varis işlemi en iyi varis tedavi yöntemidir.

Varis hastalarının dikkat etmesi gereken durumlar

Bol su içmeli, bol posalı gıdalar tüketmeli, 3 beyaz olan un, şeker ve tuz kısıtlanmalı, ağırlık ile çalışma olmayan düzenli egzersizler yapılmalı, uzayan yolculuklarda kompresyon çorapları kullanılmalı, mesleki olarak sürekli pasif, ayakta duran veya oturan kişilerin düzenli kompresyon çorapları kullanmaları, varis başlamışsa mutlaka kalp cerrahisi kontrolü önerilir. Hepinize tedaviye olan inancınızı yitirmemeniz dileğiyle iyi günler diliyorum.