- Şehitkamil / Gaziantep
- +90 (342) 232 80 81
- info@cemiyet.com.tr
Kliniklerinde severek uyguladıkları biyolojik lifting hakkında merak edilenleri anlatan Dr. Selahattin Avcı, “Biyolojik lifting, ciltteki yaşlanma belirtilerini azaltarak daha genç bir görünüm elde etmek için invaziv olmayan, doğal bir tedavi yöntemidir” dedi.
Biyolojik lifting ciltte nasıl bir etki gösterir?
Genellikle bu prosedürde kişinin kendi kanından elde edilen plazma veya hyaluronik asit gibi doğal bileşenler biyolojik lifting aşısında kullanılır. Bu bileşenler cilde enjekte edildiğinde kırışıklıkları azaltır, cildi daha genç ve canlı gösterir. Cerrahi müdahaleye ihtiyaç duymadan, biyolifting ile cildin alt katmanlarını etkiler ve kolajen üretimini artırırken yüzde gerginlik ve yukarı yönlü kalkma meydana getirir. Bu da cildin yenilenmesini hızlandırır.
Biyolojik lifting aşısı nasıl yapılır?
Cilt, işlemden önce kremle uyuşturulur. Sonrasında cilt üzerinde belirlenen 5-8-10 veya 12 noktaya biyolojik lifting aşısı uygulanır. Yüzde uygulanacak noktalar, danışan cilt yapısı ve ihtiyacına göre belirlenir.
Biyolojik lifting aşısı hangi bölgelere ne için uygulanır?
Sarkmış ciltlere, elastikiyetini kaybetmiş kırışık yüz, boyun ve dekolte bölgelerine, mimik çizgilerine, dudak kenarı çizgilerine, yüze lift etkisi ve hatları daha belirgin göstermek için, ciltte nem ve canlılık etkisi sağlamak için, el üzerindeki çizgiler ve kırışıklar için de biyolojik lifting aşısı uygulanır. İşlem etkisi, hasta cilt yapısına bağlı olarak bazı biyolifting aşılarında bir seansta, bazılarında ise iki seansta sonuç vermektedir.
Biyolojik lifting ne tür ciltlere uygulanır?
Yaş almaya bağlı nemini ve elastikiyetini kaybetmiş ciltler başta olmak üzere kırışıklık ve ince çizgi oluşumunun görüldüğü pek çok cilt tiplerinde uygulanır. Tazeliğini, canlılığını ve parlaklığını yitirmiş ciltlerin yenilenmesi, toparlanması ve onarılmasını sağlayarak ciltte nem artışını destekler parlak bir görünümü mümkün hale getirir. Genetik, yaş ve çevresel faktörler gibi pek çok nedene bağlı olarak sarkan cildin toparlanmasını ve canlanmasını sağlar.
Biyolojik lifting aşısı ne işe yarar?
Genelde biyolojik lifting aşısının temel amacı, cildin elastikiyetini artırmak, kırışıklıkları ve ince çizgileri azaltmak, tonunu eşitlemek ve genel olarak daha sıkı ve daha dolgun bir görünüm sağlamak. Bu aşı, cildin alt katmanlarını etkileyerek kolajen ve elastin üretimini artırır. Cildin genç ve canlı görünmesini sağlayan iki önemli protein kolajen ve elastindir. Bu proteinlerin üretimi yaşlandıkça azalır. Bu da sarkma, kırışıklık ve donukluk gibi yaşlanma belirtilerine neden olur. Bu proteinlerin üretimini artırarak cildin yenilenmesini hızlandırır ve daha genç bir görünüme sahip olur. Ek olarak, biyolojik lifting aşısı nem dengesini yeniden sağlar ve cildin doğal parlaklığını geri kazanır. Bu yöntem invaziv değildir, bu nedenle cerrahi risk taşımaz ve iyileşme süresi kısadır. Sonuç olarak, daha genç, sağlıklı ve canlı bir cilt elde etmek isteyen kişiler için biyolojik lifting aşısı güvenli ve etkili bir seçenektir.
Biyolojik lifting aşısı zararlı mı?
Genelde biyolojik lifting aşısı, kullanılan malzemeler nedeniyle genel olarak güvenli bir estetik tedavi olarak kabul edilir. Örneğin, kişinin kendi kanından elde edilen zenginleştirilmiş plazma (PRP) kullanıldığında alerjik reaksiyonların meydana gelme olasılığı en aza indirilmiştir. Yan etkileri ve riskleri herhangi bir tıbbi işlemde olduğu gibi olabilir. Uygulama sonrası şişlik, kızarıklık veya morarma gibi geçici yan etkiler olabilir. Bu etkiler tipik olarak birkaç gün içinde kendiliğinden ortadan kalkar. Ek olarak, steril olmayan ortamlarda gerçekleştirilen uygulamalar enfeksiyon riskini artırabilir. Bu nedenle, biyolojik lifting aşısının hijyenik bir ortamda, deneyimli ve sertifikalı bir uzman tarafından uygulanması çok önemlidir.
10 nokta lifting nedir?
Biyolojik lifting aşıları içeriğine ve cilt yapısına göre belirlenen noktalara enjekte edilir. Kliniğimizce denenip en fazla verim aldığımız 10 nokta lifting aşımız, yoğun hyaluronik asit jelinden oluşan bir hidrobooster serisidir. Su molekülleri ile kompleks oluşturma yeteneği sayesinde doku hidrasyonunu, elastikiyetini ve sıkılığını arttırmaya yardımcı olur. Dermis katmanlarına derinlemesine nemlendirme sağlayarak cildin dokusunun ve parlaklığının doğal bir şekilde ortaya çıkmasını sağlar. Kolajen ve elastin liflerinin yeniden yapılanma ve şekillenme süreçlerinin doğal olarak uyarılmasına yardımcı olur bu sayede sadece tek seansta ışıltıyı ve yoğun lift etkisini görmüş oluyoruz.
Biyolojik lifting ne kadar sıklıkla yapılacak bir uygulamadır?
Genel olarak hastanın cilt durumuna göre bir veya iki seanslık bir işlem olarak belirlenir. Seanslar 15 gün arayla planlanır. Bu 15 günlük sürecin sonunda uygulamanın yapılan alanda etkisi fark edilmiş olur. 10-12 ay arasında işlem etkisi devam etmektedir. Yılda bir defa tekrarlanması önerilir.
Biyolojik lifting hangi bölgelere yapılabilir?
Uygulama yaygın olarak yüz bölgesine yapılsa da boyun bölgesindeki kırışıklık ve yaşlanma belirtilerinin azalmasında, dekolte bölgesindeki sarkma ve elastin kayıplarında ve el üstü yaşlanma ve kuruluk tedavilerinde de rahatlıkla kullanılıp güzel sonuçlar vermektedir.