Gaziantep’e uzun yıllar önce gelmiştim, kendime çok kızdım şimdi, “Bu kadar zamandır nasıl gelmedim” diye… Üstelik Türkiye’nin belki de gastronomi olarak en önemli kenti Gaziantep. Ama bundan sonra kararlıyım, geleceğim ve tadını çıkararak 4-5 gün kalacağım burada. Hem şehri hem yemekleri daha rahat gezmek ve tatmak istiyorum.
Genel olarak Gaziantep mutfağını çok iyi biliyorum, çok kitap okudum hakkında. İstanbul’da da Antep yemeklerini güzel yapan birkaç yer var. Gaziantep mutfak Sanatları Merkezinden çok etkilendim, çok emek sarf edilerek yapılmış bir yer. Bence Gaziantep mutfağının korunması ve gelişmesi için de ayrıca önemli. Maalesef ki şehirler büyüdükçe köklerinden, eski geleneksel yemeklerinden de kopuyorlar. Her şey sadece kebap ve fırın yemekleri üzerine gidiyor ama burada özellikle kazan yemekleri oldukça fazla.
İlk işim tekrar dönmek olacak. Gaziantep mutfağı yalnızca ülkemiz için değil dünya için de çok özel bir mutfak. Birçok kültürün bir araya gelmesiyle oluşan bir mutfak. Özellikle tencere yemekleri, soğuk mezeleri, dolmaları, çorbaları ve her şeyiyle çok özel bir mutfak… Çok kıymetli. Bence UNESCO’nun almış olduğu karar çok yerinde ve geç kalınmış bir karar. Bu mutfağa sahip çıkmak gerekiyor.
Kimdir
Halkla ilişkiler uzmanı da olan Mehmet Özer, uzun yıllar otelcilik sektöründe çalışmış, televizyonlarında yaptığı yemek programları ile dikkat çekmiştir. Çeşitli yemek yarışmalarında jüri olarak da yer almıştır. CNN Türk'te bir dönem "Hayatın Tadı" isimli programı sunmuştur. Şimdilerde ise Fox TV'de yayınlanan "Mehmet Özer ile Mutfakta" adlı yemek programını hazırlayıp sunmaktadır.