Yükleniyor...

Prof. Dr. Hayati Deniz: Kalp ve damar cerrahisi tedavilerinde teknoloji ve tecrübe önemli

14 Haziran 2023

Kalp damar cerrahisinde kullanılan tedavi yöntemlerini ve varis tedavisindeki güncel gelişmeleri anlatan Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hayati Deniz, “Görevimiz; sizleri hayata bağlayan damarların ve kalbinizin sağlıklı kalması, fonksiyonlarının aksamamasıdır” dedi.

Hareketsizlik, obezite, şeker hastalığı ve sigara kullanımının çağımızın en büyük sorunları arasında yer aldığını belirten Prof. Dr. Deniz, “Bu da tansiyon, kalp ve damar hastalıkları olarak karşımıza çıkmaktadır. Genetiğimiz ne kadar güçlü olursa olsun, neredeyse her evde veya yakın çevremizde bypass yapılmış veya damar tıkanıklığı olan hastaları daha sık görmekteyiz. Eskilerde ileri yaş hastalığı olarak görülen bypass ameliyatları 20'li, 30'lu yaşlarda bile görülür hale gelmiştir. Kalp hastalıklarının özellikle de cerrahi tedavileri günümüzde teknolojik gelişmeler ve artan tecrübe ile birlikte daha az risk ve kısa iyileşme süreleri ile yapılabilmektedir” dedi. 

KALP VE DAMAR HASTALIKLARINDA ERKEN MÜDAHALE ÖNEMLİ 

Kalp ve damar tıkanıklıkları tedavisinde, bireyin kendini iyi dinlemesi ve erken aşamada uzmana başvurmasının en önemli husus olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz, “Bu sayede yapılacak işlem, bir ileri aşamaya göre daha az kesi veya kesi olmadan yapılabilecektir. Eskiden bypass yapmak durumunda kaldığımız birçok hastaya şu an stent ile damar açıklığı sağlayabiliyoruz veya uzun süreli açık kalımı oldukça başarılı olan açık kalp ameliyat sonuçlarından daha iyi neticeler aldığımız kapalı kalp ameliyatlarını daha çok hastada uygulayabiliyoruz” diye konuştu. 

Kapalı kalp ameliyatları konusunda çok fazla soru ile karşılaştıklarını ifade eden Prof. Dr. Deniz, “Kapalı kalp ameliyatı, göğsün ortasında iman tahtası olarak bilinen sternum kemiğinin kesilmeden, göğsün sağından veya solundan kaburga kemiklerinin arasından 5-7cm aralıktan girilerek yapılan ameliyatlardır. Kapalı kalp ameliyatının açık kalp ameliyatına göre avantajlarını; daha az enfeksiyon ve kanama, göğüs kemiği kesilmediği için erken toparlanma ve taburculuk ile normal yaşamsal aktivitelere günler içinde dönebilme olarak sayabiliriz” dedi. 

KAPALI KALP AMELİYATLARI BAŞARIYLA UYGULANMAKTADIR 

Prof. Dr. Deniz, “Kapalı kalp ameliyatları hangi kalp hastalıklarında uygulanabilir” sorusunu ise şöyle yanıtladı: “Kalp damar tıkanıklarında uygulanan bypass ameliyatı, hastaların yüzde 90’ında çoklu damar bypasslarında dahi başarı ile uygulanabilmektedir. Aort ve mitral kapak onarımı değişimi, aort damar genişlemeleri ve doğumsal kalp hastalıkları, kapalı kalp ameliyatı tekniklerle açık kalp ameliyatlarındaki başarı oranları ile uygulanabilmektedir.  

Zaman içerisinde gelişen stent teknolojileri, ilaç kaplı stentler, eriyen stentler hala iyi yapılmış bir by-pass gibi uzun ömürlü olmamaktadır ancak stent yöntemlerinin ameliyatsız, ağrısız, kesi olmadan yapılması bazen ameliyata tercih edilmesine neden olmaktadır. Bu yüzden ameliyat yöntemleri de gelişen teknoloji ile gelişerek daha az kesi en az kesi gibi yöntemler ile uygulanabilir hale gelmiştir.”  

KENDİMİ YURT DIŞINDA GELİŞTİRDİM 

Minimal invaziv ve robotik yöntemlerin by-pass cerrahisinde kullanımının giderek yaygınlaştığını anlatan Prof. Dr. Deniz, “Robotik by-pass tecrübemi arttırmak için bulunduğum Viyana İnsbrück Üniversitesinde dünyanın bu alanda en tecrübeli kişilerinden Johannes Bonatti ile çalışma fırsatı buldum. Ve yaklaşık 4 adet 2 cm’lik kesiden Da Vinci Robotu ile robotik by-pass cerrahisinde kendimi geliştirdim. Ancak oldukça masraflı olan bu yöntemin kullanımı ülkemiz kalp cerrahisi alanında maalesef çok yaygınlaşamamıştır. Buna karşın küçük kesi ile kapalı kalp ameliyatı son yıllarda gelişmiş ve oldukça yaygın kullanılmaya başlamıştır. Bu alanda kapalı kalp ameliyat yöntemi ile neredeyse tüm kalp ameliyatlarını başarı ile uygulayabilmekteyiz. Aort cerrahisi, kalp ameliyatlarının en riskli grubunu oluşturmaya devam ederken bu grup hastalarda da kapalı kalp ameliyatları kolaylıkla uygulanabilmektedir” dedi. 

VARİS BİR AN ÖNCE TEDAVİ EDİLMELİ 

Varisin toplumda oldukça yoğun rastlanan ve özellikle aktif çalışan kişileri etkileyen bir hastalık olduğunu dile getiren Prof. Dr. Deniz, “Hayat kalitenizi olumsuz etkiler, öyle ki uykuda dinlenmenizi dahi bozabilir. Tedavi edilmeyen varisler bacakta yaralar oluşmasına neden olabilir ve bir defa yara oluştu mu iyileştirilmesi zor bir süreç ile karşılaşırız. Bu yüzden varis ile ilgili şikayetlerinizi önemsemeli, bir an önce tedavi edilmesini sağlamalıyız. Türkiye’de bir çok kişi varisi ciddi şikayetlere neden olmadığı sürece bir sağlık sorunu olarak görmemekle birlikte hastalık çok ilerleyince tedaviye başvurmaktadır. Oysaki varis, zamanında alınacak önlemlerle ciddi aşamaya geçmeden önlenebilir veya zamanında tedavi edilerek yaşam kalitenizi olumlu yönde etkileyecektir” diye konuştu. 

VARİSİN BELİRTİLERİ 

Varis hastalığının belirtileri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Deniz, “Genelde ilk belirtiler kozmetik belirtiler olup daha çok kılcal varis oluşumu şeklindedir. Ardından ciltte kabaran damar genişlemelerine neden olur, eğer bu aşamada tedavi edilmezse ayakta ve bilekte renk değişiklikleri oluşmaya başlar ve artık öncesinde kolay olan tedavi süreci güçleşmeye ve tedavi sürecinin uzamasına neden olur. Variste en önemli şikayetlerin başında ağrı gelir ki bu ağrı daha çok günün ilerleyen saatlerinde artar ve yatarken kramp şeklini alabilir. Kaşıntı ise hastaları oldukça mustarip ederek kanamalara neden olabilir” dedi. 

“Günlük hayatımızı bu kadar etkileyen varis, günümüzde ekolojik gelişmeler ve artan deneyimler ile mucizevi bir şekilde tedavi edilebilmektedir” diyen Prof. Dr. Deniz, şunları kaydetti: “Uygun hastalarda laser, radyofrekans ve zamk yöntemleri ile varis hastalığına neden olan damardaki kaçak dakikalar içinde yok edilebilmektedir. Üstelik neredeyse yüzde 98 başarı oranı, düşük tekrarlama oranları bu tedavi yöntemleri ile yüz güldürücü sonuçlar vermektedir. Açık ameliyatlara göre ağrılı ve iyileşme süreçleri neredeyse hiç görülmemektedir. Yine kapalı yöntemler ile tedavilerde hastanede yatış gerekmemekte, hasta işlemden hemen sonra yürüyerek evine gidebilmekte, ertesi gün yıkanabilmekte ve sadece 1-2 gün içerisinde normal günlük aktivitelerine dönebilmektedir.   

Hastalarımda yöntem seçimini yaparken hastalıklı damarın bölgesine, damar çap genişlemesinin derecesine, ana toplar damarda yetmezliğin eşlik edip etmemesi ve yine kaçak olan damarın cilde yakınlığı etkili olmaktadır. Hastalarımda en çok tercih ettiğim yöntemlerden laser ve zamk yönteminin birlikte yapıldığı yöntemi kullandığımda en başarılı sonuçları aldığımı belirtebilirim.” 

BACAK ESTETİĞİ VE VARİS  

Varisin kılcal damar genişlemeleri şeklinde görüldüğü hastalarda ciltteki renk değişiklikleri ve örümcek ağı şeklinde oluşumların özellikle kadınları rahatsız ettiğini belirten Prof. Dr. Deniz, “KILCAL MESİNE neden olmaktadır. Varisler, özellikle yaz aylarında etek giymek isteyen kadınları üzmekle birlikte bir de üzerine gerginlik şeklinde ağrılar eklendiğinde hastalarımızda mutsuzluk ve kısmi depresyona da neden olduğunu sıkça görmekteyiz. Bu durumlarda ise hastalarda tedavi tercihimiz köpük tedavisidir. Uygun olan hastalarda ise radyofrekans veya silgi laser ile de başarılı sonuçlar alınmaktadır. Bu tedavilerin birçoğu birbiriyle aynı olmakla beraber skleroterapi-foamterapi- CLaCS tedavisi gibi farklı isimler ile anılmaktadır” dedi.  

Tedavi yöntemlerinin hastalara göre değişkenlik gösterdiğini belirten Prof. Dr. Deniz, “Bu yöntemlerin de kendilerine göre üstünlükleri olup hastadan hastaya, cilt renginden kılcal damarın kalınlığına göre tedavi tercihlerimiz değişmektedir. Lipödem lenfödem bacak estetiğinde iki önemli olumsuz fenomen olup varis ile benzer ancak daha zor tedavi yöntemleri ile geriletilebilir. Hatta tamamen yok edilebilmektedir. 

Özellikle lenfödem ve lipödemi geriletmede diyet ve ilaç tedavisinin yanı sıra en çok tercih ettiğimiz tedavi yöntemi VACUMED uzay teknolojisi olup bu cihaz ile 4-5 seans sonrası bacak çaplarında ciddi gerileme, ağrı ve ağırlık hissi gibi şikayetlerin bariz gerilediğini görmekteyiz. Ancak bacak estetiği kavramı bütün olarak ele alındığında çoğu kez plastik cerrahi ve ortopedi klinikleri ile ortak görüş ve tedaviler planlanmaktadır.  

Günlük pratikte ise lipödemde vacumed tedavisi öncesi liposuction da sık uyguladığımız, yüz güldürücü sonuçlara sahip, kolay uygulanabilir yöntemlerden biridir” şeklinde konuştu.  

VARİSİ KALP DAMAR CERRAHİ UZMANI TEDAVİ ETMELİDİR 

“Varis hastalığındaki en önemli noktalardan biri de en iyi tedaviyi olup olmama kaygısıdır” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Deniz, şu uyarılarda bulundu: “Varis damarsal bir hastalık olup bir komplikasyon geliştiğinde bu işlemin komplikasyonu da çözebilecek bir hekim tarafından yapılması daha uygun olacaktır. Bu tedaviyi yapacak hekimin mutlaka kalp ve damar cerrahı olmasına özen gösteriniz.  

Varis hastalığında kaçağın engellendiği sırada damarın kısmen iptal edilmesinin gelecekte bir sorun yaratıp yaratmayacağı dikkate alınmalı, variste müdahale edilen damarın kalp by-pass ameliyatlarında by-pass damarı olarak kullandığımız damar olduğu unutulmamalıdır.  

Müdahale edilen safen ven isimli damar, varis hastalığında hasar almış ve genişlemiş olup by-pass ameliyatında kullanılamaz ancak damarın iptal edildiği kısmın uzunluğuna dikkat edilmelidir. Varis tedavisinde tüm damarı boylu boyunca iptal ederseniz tekrarlama riskini de azaltırsınız ancak beraberinde ileride ihtiyaç duyma ihtimaliniz olan damar kısmının hiç kalmamasına da neden olursunuz. Bundan kaynaklanan hastada çıkartılacak damar olmaması, by-pass ameliyatlarında hastanın ameliyat kalitesini düşürmekte olup tedavi sürecinde hekimi de oldukça zor durumda bırakmaktadır. Bu yüzden varis tedavinizi yapan doktorun aktif by-pass ameliyatı yapan bir doktor olması oldukça önemlidir. 

Varis tanısı muayene sonrası yapılan renkli Doppler ultrason ile kesinleştirilmektedir. Özellikle damar kaçağı çapları, damarın uzanım gösterdiği yerler, özellik gösteren perforan damar yetmezliği bu sayede haritalanmakta ve tedavi planlaması doğru olarak yapılmaktadır. Böylece işlem başarısı artmakta, hastalığın tekrarlama ihtimali minimilize edilmektedir. Tedavinizi planlarken dopplerinizin ameliyatı yapacak hekim tarafından yapılması büyük önem arz etmektedir. Elbette tanı açısından radyoloji kliniğince yapılan bir Doppler gereklidir ancak tedavi sürecinde damar haritalanması ve tekrara neden olabilecek tüm bölümlerin, işlemi yapacak hekim tarafından değerlendirilmesi de önemlidir.” 

Sosyal medyadan da bilgilendirme yaptığını belirten Prof. Dr. Deniz, “Günümüzde instagram, facebook gibi sosyal medya platformları sayesinde geniş bir kitleye bu hastalıklar, tedavileri ve hastalığın süreçleri ile ilgili bilgilendirme yapma fırsatı bulmaktayız. Bir çok takipçimizin soru ve sorunlarına cevap verebilmekteyiz” ifadelerini kullandı. 

Kutu: 

1975 yılında Berlin’de doğdum. Eğitim hayatıma Almanya’da başladım, sonrasında 1995 yılında Gaziantep Anadolu Lisesi ve 2002 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesinden mezun oldum. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanlığını 2007 yılında Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi merkezinden aldım. İki sene zorunlu hizmetimi Kırıkkale’de yaptım. Bu süreçte Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesinde ilk kalp ameliyatlarının yapılması sürecinde bulundum. Aynı sene (2009) Gaziantep Üniversitesinde Yardımcı Doçent olarak çalışmaya başladım. Bu süreçte ilimizde kalp nakil ekibinde aktif olarak çalıştım. 2014 senesinde doçent oldum. 2015-2017 yıllarında Gaziantep Kamu Hastaneleri Genel Sekreteri olarak görev yaptım. Bu esnada aktif olarak kalp cerrahisi yapmaya devam ettim. Sonrasında Dr. Ersin Arslan Eğitim Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniğinde çalışmaya devam ettim. 2022 yılında Mardin Artuklu Üniversitesinde Profesör unvanı aldım. Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültesinin kurulum sürecinde bulundum. Sonrasında 2013 yılında Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tıp Fakültesinde çalışmaya başladım. 100’ün üzerinde bildiri, makale ve kitap bölüm yazarlığım mevcut olup halen Gaziantep’te hizmet vermeye devam etmekteyim. Çalışma alanımla ilgili olarak hedefim Gaziantep‘te tekrardan kalp naklini aktifleştirerek bölgemizde kalp yetmezliği olan hastaların yanında daha güçlü durmaktır. 

İnstagram: prof.dr.hayatideniz  

Sosyal Medyada Paylaş
GÜLŞAH SERT