Resimlerime, kendi kültürümüzü yansıtıyorum

25 yıldır sanat hayatında birçok başarıya imza atmış olan dünyaca ünlü ressam İsmail Acar, Cemiyet’in sayfalarına konuk oldu ve sorularımızı cevapladı.

Bugüne kadar toplam 200’ün üzerinde kişisel ve karma sergiye katılan, ünlü uluslararası sınırlara ulaşan ressam İsmail Acar, geniş kitlelere daha hızlı ulaşabilmek için ‘Atelier by İsmail Acar’ adlı yeni bir mağaza açtı. Yüzyıllar öncesinden günümüze gelen, kültürümüzün vazgeçilmez lezzeti lokumu, Osmanlı zarafetini taşıyan tasarımlarla bir araya getiren ‘Atelier by İsmail Acar’ markası, bu enfes tadı zarif bir biçimde Şeker Bayramı’nda sevenleriyle buluşturuyor… Şıklığın ve ‘kişiye özel tasarım kavramının takipçilerini Mayıs 2013’ten bu yana Galata mağazasında ağırlayan markanın yaratıcılık adına atılan tüm imzalarının sahibi ise İsmail Acar… Bayram için özel olarak hazırlanan ve sadece ‘Atelier by İsmail Acar’ tarafından üretilip satışa sunulan gül yapraklı, fıstıklı lokumlar bu tada yeni bir boyut getiriyor.

Acar, “Sanatçı, eserini önce kendisi için yapar; sonra da halk için. Sanatçının ana hedefi, toplumun seviyesini yükseltmek olmalıdır. Bu noktada ben, sanatçıların sıçrama tahtası vazifesi gördüğüne inanıyorum. Unutmamamız gereken şey şu; kendi kültürünü yaratan, yansıtan ve bunu geleceğe taşımaya çalışan bir toplum her zaman daha çok itibar görür. Ben de toplumu bildiği konulardan yakalayarak yakınlaştırmaya çalışıyorum” diyerek sanatçıya bakış açısını anlatıyor.  

- Resme ilginiz ne zaman başladı?  

Resme çocuk yaşlardan itibaren ilgim vardı. Kendimi bildim bileli resim yapıyorum.

- İstanbul ve Dünya jet sosyetesinin tanıdığı ve takip ettiği dünyaca ünlü  bir ressamsınız. Genç yaşta elde  ettiğiniz bu başarıyı nasıl açıklarsınız?

Resmi çok sevmeme, çok fazla çalışmama bağlıyorum. Geleceğe dair uzun vadeli planlar yapmam da zannedersem beni farklı bir yere koydu

- Alaylı değil mektepli bir sanatçısınız. Bu ikisi arasında bir ayrım olması mümkün mü sizce? Sanat söz konusu olunca bakış açısı bu ikilinin neresinde kalıyor?

Aslında eğitim okulda olabileceği gibi okul dışında da olabilir. Okul, meslek hakkındaki etik değerleri ögretmesi açısından önemli. Geri kalan, insanın kendi çabası ve kendini yetiştirmesi ile oluyor. Her gün yeni bir şey öğrenmeye açık olmak hayat boyu devam eden bir okul aslında.

- Resim yaparken nelerden ilham alıyorsunuz?

Başımı kaldırıp gördüğüm her şey bana ilham veriyor. Çevre, tarih, kültür ve bize ait olan her şey.

- Sanat tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

“Türk gibi” resim yapan bir sanatçı olarak bunu tasvir etmek çok zor. Bir şeyi tanımlamak için benzerlerinin de olması gerekir referans alabilmek için. Belki postmodernizm sonrası yeni bir dönem. “Yeniden yüzleşme dönemi” demek yanlış olmaz.

- Türkiyede’ki “sanatçı” kavramı sizin için ne ifade ediyor? Türkiye’de sanatçı olmak özenilecek bir şey mi size göre?

Türkiye’de sanatçı kavramı, “suya yazı yazıp iz bırakan kişi olmak” gibi bir şey. Bizden önce bu daha da tarif edilemez bir şeydi. Bu durumu biraz biz değiştirdik gibi. Ama hala Türkiye’de sanatçı olmak çok kolay bir şey değil. Özenilecek bir şey mi onu bilmiyorum…

- Şu ana kadar yurt içi ve yurt dışında kaç serginiz oldu? Yeni sergi projeleri var mı yakın zamanda?

Yüzlerce sergim oldu. Bunların yarısına yakını yurt dışında gerçekleşti. Bir sayı vermek gerkirse 400’ü aşkın karma, 200 kişisel.

- Eserlerinizi oluştururken en çok hangi medeniyet ya da ülkelerden etkileniyorsunuz?

Elbette kendi kültür ve medeniyetimizden çok etkileniyorum. Ancak tüm diğer kültürleri de gözlemliyorum. Bugüne kadar 108 farklı ülkeye gittim.

- “Love of İslam” serinizden bahseder misiniz?

Görme engellilerin de gezebildiği, Batının İslam’a önyargılı bakışına cevap veren bir sergi “Love of İslam” sergisi. İstanbul’dan sonra New York, Londra, Dubai ve pek çok ülkeye gidecek. İçinde 50’ye yakın eser yer alıyor. İçerik olarak yıllardır üzerinde çalıştığım bir temadır İslam. Türkler için İslam, bir din olmanın yanı sıra bir kültür de. Sanat üretimlerini İslam adı altında yapmışlar. Baktığın zaman Süleymaniye nedir, bir Türk ve İslam eseridir. Topkapı Sarayı dahil, külliyeler, hat, kaligraf, teship hep İslam ve Türk eserleridir. İslam’ı kültürel yoluyla anlatmak benim yola çıktığım ana mesaj.

- “Gözbebeğim” diyebileceğiniz, diğerlerinden ayrı tuttuğunuz bir eseriniz var mı?

Bazı eserler biraz daha öne çıkabiliyor elbette.

- En çok hangi yazarları ve hangi tür kitapları okuyorsunuz?

Şimdilerde Doğu yazarları ve şairleri ilgimi çekiyor. Azeri Gencolu Nizami, Çinli Q Yuan şu sıra okuduklarım arasında.

- Geçmişte yaptığınız tablolarınızı eleştirdiğiniz oldu mu hiç?

Zaman zaman oluyor. Ama çok nadir.

- Yerel değerleri eserlerinizde çok kullanan bir sanatçısınız. Bunu neye bağlıyorsunuz?

Gerçekçi olmama ve diğer kültürleri beğensem de aydın kesimdeki  özenti olayına olan tepkime bağlıyorum.

- Fransa’da şato aldığınızı duyduk. Yurt dışında yaşama planlarınız var mı?

Zaman zaman elbette oluyor.

- Çok sevdiğiniz bir renk var mı?

Tüm renkleri seviyorum.

- Eserlerinizde kolay kolay kullanmayacağınız bir renk var mı?

Hayır yok. Her rengi kullanırım ancak figure resimlerimde asla siyah kullanmam.

- Resim dışında uğraştığınız başka ilgi alnlarınız var mı?

Seyahat etmek, fotoğraf çekmek ve tasarım.

- Gaziantep’e daha önce geldiniz mi?

Evet. Bir defa gelmiştim yıllar önce.

- Sizin gözünüzde Gaziantep nasıl bir şehir?

Gaziantep, kültür ve tarihiyle çok özel bir şehir. Ancak yeni yapılanma, şehrin özel dokusunu tehdit eder boyutta. Gerçi bu, tüm Türkiye’nin sorunu.

- Gaziantep’I resmedecek olsanız nasıl bir resim çizerdiniz?

Panaromik bir yapı. Sadece geçmişteki mimariyi ve tabiatı kullanarak bir manzara resmi olabilir.

 TEK KELİMEYLE SİZİN İÇİN NE İFADE EDİYOR ?

RESİM

Bir estetik unsur

TUVAL

Yağlı boya eser

 RENK

Yaşam zevki

İSLAM

Aşk

TÜRKİYE’DE SANATÇI OLMAK

İyi bir şey

AŞK

Yaşam

AİLE

Mutluluk

İSTANBUL

Ev

GAZİANTEP

Yemek

 Kutu

Ressam İsmail Acar, Atelier by İsmail Acar adlı bir mağaza açtı. Galata’daki Lüleci Hendek Caddesi’nde hizmete giren mağazada kişiye özel tasarımlar da sunan Acar, Şeker Bayramı için özel hediyeler hazırladı. En çok tercih edilen hediye, üzerinde Acar imzalı resimlerin, içinde ise gül yapraklı ve fıstıklı lokumların bulunduğu kutular.