Yükleniyor...

Lüks, artık yeni olan her şeyi ilk deneyimlemek

24 Şubat 2024

Lüks nedir? Pahalı olan her şey lüks müdür? Bu soruları Türkiye’nin ilk ve tek lüks içerik sitesi OGGUSTO’nun kurucusu, lüks marka danışmanı Özlem Güsar’a sorduk. Lüksün; DNA’sında olan ‘az bulunurluk, zamansızlık, kalite’ gibi özellikler uzaklaştığını belirten Özlem Güsar, “Eskiden lüks en pahalı, en şatafatlı, en zor ulaşılan şey anlamına geliyordu. Günümüz de ise bu tanım oldukça değişti, satın almanın yerini deneyimlemek aldı” diyor.

Türkiye’nin ilk ve tek lüks marka danışmanısınız. Nedir lüks marka danışmanlığı?

Lüks markalara kendilerini nasıl konumlandıracaklarından, iletişimlerini nasıl yapacaklarına kadar geniş bir platformda danışmanlık yapıyorum. Zamanla Türkiye’de lüks ilerledikçe ve markalar tek tek gelmeye başladıkça o markaların sadece danışmanlığını değil, pazarlamalarından, satış ekiplerine kadar büyütülmesi geliştirilmesi için workshop’lar yapmaya başladık. Ardından Türkiye’nin ilk ve tek lüks web sitesi www.oggusto.com doğdu.

Fiyatı pahalı olan her şey lüks kavramına girer mi? Nedir lüks?

Hızla değişen bir dünyada belki de en çok değişikliğe uğrayan ve özellikle son 15 yılda altı boşaltılan kavramların başında geliyor. Lüksün; DNA’sında olan az bulunurluk, zamansızlık, kalite gibi özellikler lüksten uzaklaştı.  Hatta ne yazık ki tam zıt yönlere doğru yol alarak, “ulaşılabilir lüks” altında daha büyük kitlelere ulaşabilmek için sahip olduğu değerleri hızla yitirdi. Eskiden lüks en pahalı, en şatafatlı, en zor ulaşılan şey anlamına geliyordu. Günümüzde ise bu tanım oldukça değişti, satın almanın yerini deneyimlemek aldı. Relais & Chateaux’un CEO’su Jean-François Ferret’in dediği gibi, “Lüks artık pahalı olan değil, lüks artık sizi ruhen ve zihnen zenginleştiren bir şey olacak.” Dünyanın en büyük lüks gruplarından biri olan Kering’in sahibi Francois-Henri Pinault, “Lüks artık bir grubun parçası olmak için değil kendinizi herkesten farklı hissetmek ve konumlandırmak için alınıyor” diyor ve çok haklı. Bugünün anları geleceğin anılarını ve unutulmaz gerçek zenginlikleri oluşturuyor. Belki de lüks daha başka bir şeydir. Örneğin, inceliklerle dolu bir yaşam biçimidir.

Eskiden inanılan şatafatlı, görkemli, ışıldayan lüksün yerini yenidünya düzeninde neler alıyor?

Önümüzdeki yıllarda insanlar lüksü sadece bir marka olduğu için tercih etmeyecekler,  kendileri için gerçekten bir anlam ifade eden markalara yönelecekler. Lüks harcamalarda keyif ve deneyim, statü ve güç gösteriminden daha ön plana çıkıyor ve pek tabii ki sürdürülebilir lüks bu zafer yürüyüşünde en önde yer alıyor. Temel olarak lüks kalıcıdır, mükemmel el işçiliği ve zaman gerektirir, vakit alır. Lüksün özü olan gerçek ihtişam da işte tam bu noktada başlar yani zamansızlık ve bilginin devamlılığı…

Son dönemde birçok farklı sektörde sürdürülebilirlik konusu ele alınıyor, lüks bu konunun neresinde?

Sürdürülebilirlik ve lüks her ne kadar kulağa ilk çalındığında birbiriyle çelişen iki kavram gibi görünse de aslında öz tanımına baktığımızda aynı çıkış noktasını görüyoruz. Tıpkı sürdürülebilir ürünler gibi lüks ürünler sıra dışı bir yaratıcılığı ve tasarımı çağıran, özgün malzemelerle üretilen, iyi kalitede ve uzun süre dayanıklı nitelikte olmalılar. Lüksün DNA’sında nesilden nesile geçen ürünlerin yer aldığı miras kültürü yer almakta. Dünyanın en iyi lüks markalarından Hermes’in kurucusunun bir lafı var; “Lüks tamir edilebilen bir şeydir. Yani o kadar değerli ve zamansızdır, vazgeçmek istemezsiniz. Öte yandan o kadar kalitelidir ki, tamir ettirip senelerce kullanmaya devam edersiniz.” Bu anlamda lüks içinde bulunduğumuz dünyanın tam da ihtiyacı olan şey. Ucuza alınıp, kullanılıp atılan ve dünyamıza çok ciddi zarar veren ürünlerin yerini bir tane alınıp senelerce kullanılan tasarımlara bırakıyor. Bu ürünler marka olduğu için değil, kaliteli ve zamansız olduğu için alınacak artık.

Türkiye’nin en beğenilen online platformlarından OGGUSTO’nun da kurucususunuz. Kimlere hitap ediyor, biraz bahseder misiniz?

Türkiye’nin ilk ve tek lüks içerik sitesi olan OGGUSTO, Aralık 2014’te kuruldu. Çıkış noktam ise “Lüks artık; lüksü tanımlayan her şeyi herkesten önce öğrenme hakkıdır”, bu sözlerin sahibi ise dünyanın en iyi masaüstü kitaplarını yayınlayan Assouline’in sahibi olan Yaffa Assouline.   

Türkiye’de, dünya geneli yenilikleri eş zamanlı takip ederek farklı bilgi birikimleri edinip yeni bakış açıları kazanmak isteyen bir kitle var. OGGUSTO da dünyayı yakından takip ederek bu kişilerle buluşuyor.

OGGUSTO üzerinden, dünya ile eş zamanlı olarak, sürdürülebilir tasarımları, uğruna seyahat edilecek kafe, restoran ve festivalleri, önde gelen sanatçıları, otomobil, saat veya tekneler konusunda öne çıkan gelişmeleri takip edebiliyorsunuz. Alanlarının en iyilerinden olan 20 editörümüz var. Eğitim ve satın alma gücü bakımından profili oldukça yüksek, çok özel bir okuyucu kitlemiz var. Aralarında Maserati, Emirates, Tiffany, BMW, Chopard, Estee Lauder, HSBC Premium ve daha birçoğunun bulunduğu dünyanın en iyi şirketleri, reklam veren olarak OGGUSTO’da yerini aldı. Bugün bu yayın benim için çok ama çok özel. Tarihimizde ilk defa aylık 500.000 tekil okuyucuya ulaşıyoruz ve ortalama 10 dakika gibi bir okunma süresinize sahibiz.

Yeni lüks insanlar için artık sadece almak değil, bilmek yeni lüks. İnsanlar bir şeyi herkesten önce bilince daha ‘cool’ oluyorlar. Çünkü sadece almak, havalı olmak için yetmiyor. Bilmek demek hem imkanlarınız var hem de doğru şeyleri takip ediyorsunuz, doğru insanları tanıyorsunuz her şeyi herkesten önce biliyorsunuz demek.

Lüks, artık yeni olan her şeyi ilk bilmek ve deneyimlemek olarak tanımlanıyor. Benim de OGGUSTO’yu kurma motivasyonum buydu; satın alım insanları farklılaştıran veya iyi hissettiren bir şey olmaktan çıktı, artık ilk bilen olmak öncelik haline geldi.

Kadınların iş hayatında olması konusunda da önemli çalışmalarınız var. Işıldayanlar Konferansı nasıl doğdu, anlatır mısınız?

Kadının sosyal ve ekonomik olarak geride kaldığı veya yok sayıldığı araştırmalarla ispatlı bir gerçek. Ülkemizde bugün 18-29 yaşları arasında her iki genç kadından biri ne eğitimde ne de iş gücünde kendine yer bulabiliyor. Aynı işi yapan bir kadın bir erkekten ortalama %15 daha az kazanıyor. Kadın siyasetçiler bugün mecliste sadece %19,83’lük bir oranla yer alıyor. Ülkemiz Dünya Ekonomi Forumu tarafından yürütülen toplumsal cinsiyet eşitliği araştırmasında 146 ülke arasında 124. sırada yer alıyor. Bu tabloyu tersine çevirmek için IŞILDAYANLAR Konferansı ile Toplumsal Cinsiyet Eşitliği hakkında bilinç ve farkındalık yaratmak üzere sorunları tekrarlamak yerine çözümleri sergileyecek, zihinleri ve davranışları değiştirecek, ilham ve umut verecek, kadınlara güven kazandıracak, “ben de yapabilirim” duygusu aşılayacak, markaları bu yönde desteklemeye teşvik edecek bir platform yaratmayı hedefledik. Tüm dünyada kadınların birbirine ilham vermesi, destek olması için faaliyet gösteren ve Gwyneth Paltrow, Lucy Liu, Patti Smith gibi isimlerin yer aldığı She’s Mercedes platformunun Türkiye’deki oluşumu içerisinden çıkan bir kıvılcımla hayat buldu diyebilirim. Bu platform iyi yaşam, deneyim, inovasyon ve sürdürülebilirlik odağında kadınları bir araya getiriyor.

Sosyal Medyada Paylaş
GÜLŞAH SERT
Ekli Görseller